Gazze Şeridi'nde İsrail'in acımasız saldırıları aralıksız devam ediyor. Sağlık kaynaklarından gelen bilgilere göre, son hava saldırılarında en az 50 masum sivil hayatını kaybetti. İsrail ordusu, Gazze'nin kuzeydoğusundaki et-Tuffah Mahallesi'nde bulunan ve yerinden edilmiş sivillerin sığındığı Yafa Okulu'nu hedef aldığını acımasızca kabul etti. Gazze genelinde düzenlenen saldırılarda ise 13 Filistinli daha yaşamını yitirdi.
Sivil Yerleşimler Hedefte
Gazze kentinin kuzeyindeki Şeyh Rıdvan Mahallesi'nde bir eve düzenlenen saldırıda, aralarında bir kadın ve dört çocuğun da bulunduğu altı kişi hayatını kaybetti. Aynı sabah, güneydeki Han Yunus kentinde, Kizan en-Neccar bölgesinde bir evin hedef alınması sonucu iki kişi daha yaşamını yitirdi. Bu acımasız saldırılar, sivillerin güvenliğinin hiçe sayıldığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
Han Yunus Mülteci Kampı’nda bir eve düzenlenen hava saldırısında da çok sayıda Filistinli yaralandı. Kizan en-Neccar bölgesinde başka bir evin hedef alındığı saldırıda ise yaşlı bir Filistinli ve eşi hayatını kaybetti. Nâsır Tıp Merkezi'nden sağlık kaynakları, saldırıda yaşamını yitiren çiftin cenazelerinin acil servise ulaştırıldığını ve kurbanların Neccar ailesine mensup olduğunu belirtti. Olayın en acı yönü ise, kurbanların oğlunun hastanede hemşire olarak görev yaparken anne ve babasının ölüm haberini alması oldu. O anlar, sağlık merkezinde büyük bir hüzne yol açtı.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinde birçok noktada patlayıcılarla yıkım operasyonları gerçekleştirdiği de bildirildi.
Okul Vuruldu, İnsanlık Sustu
Gazze Şeridi’nde İsrail’in hava saldırıları sürerken, Deyr el-Belah kentinin ortasındaki Bia Caddesi üzerinde yer alan bir sığınmacı çadırı hedef alındı. Saldırıda ikisi kadın üç Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı. Yaralılar, tedavi edilmek üzere Şehit el-Aksa Hastanesi’ne kaldırıldı. Dün gerçekleşen saldırılarda, Gazze’nin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi’nde bir eve düzenlenen hava saldırısında 9 Filistinli yaşamını yitirdi. Saldırıda birçok kişinin de yaralandığını aktarıldı.
İsrail ordusu, Gazze’nin kuzeydoğusundaki et-Tuffah Mahallesi’nde yer alan ve yerinden edilmiş sivillerin barındığı Yafa Okulu’nu vurduğunu itiraf etti. Ordu, saldırının gerekçesini "silahlı unsurların tespit edilmesi" olarak açıkladı. Sivil Savunma Birimi, okulun içinde yer alan sığınmacı çadırlarının hedef alınması sonucu 10 kişinin cansız bedenine ulaşıldığını duyurdu. Bölge muhabirlerinin aktardığına göre, yanmış haldeki cenazeler ve yaralılar Şifa Hastanesi ile Kızılay’a ait sahra hastanesine sevk edildi. İsrail’in bombardımanı sonucu okulun büyük bölümü alevlere teslim olurken, binadaki sınıfların çoğu kullanılamaz hale geldi. Saldırılar, barınma amacıyla okula sığınan onlarca ailenin tekrar evsiz kalmasına neden oldu.
Gazze'de Çocuklar Açlıkla Pençesinde
Gazze’deki insani kriz derinleşirken, Nâsır Tıp Merkezi bünyesindeki Tahrir Hastanesi Müdürü Dr. Ahmed el-Ferra, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Gazze’deki çocukların, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) tanımladığı en ağır yetersiz beslenme aşaması olan “beşinci seviyeye” ulaştığını belirtti.
El-Ferra, çocukların sağlık durumlarını takip etmenin giderek imkânsızlaştığını, bunun başlıca nedeninin ise tedavi edici ilaçlar ve bebek mamalarının tükenmiş olması olduğunu söyledi. Gazze'de tıbbi malzeme eksikliği, yeni doğan bebekler ve özellikle erken doğanlar için ciddi bir tehlike oluşturuyor.
Beslenme ve ilaç eksikliği, sadece çocukları değil, hamile kadınları ve doğacak bebeklerini de etkiliyor. Uzmanlar, bu durumun doğrudan bebek sağlığına, özellikle de prematüre doğumlara olumsuz yansıdığını vurguluyor.
Bölgedeki bir diğer kritik sorun ise kan temini. Yetersiz beslenmenin neden olduğu düşük hemoglobin seviyeleri nedeniyle birçok kişi kan veremiyor. Bu durum, yaralıların tedavisi için ihtiyaç duyulan kan ihtiyacını karşılamayı imkânsız hale getiriyor.
Hem yerel hem de uluslararası kuruluşlar, Gazze’ye gıda ve tıbbi yardımın ulaştırılmasının savaş ve ablukalar nedeniyle mümkün olmadığını, bunun da mevcut krizi daha da ağırlaştırdığını bildiriyor. Aynı nedenlerle, dışarıdan kan temini de yapılamıyor.
Gazze'de yaşananlar, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçiyor. Masum sivillerin, çocukların hedef alındığı bu acımasız saldırılar karşısında dünya sessiz kalmamalı. Uluslararası toplumun, Gazze'deki bu insanlık dramına bir an önce dur demesi gerekiyor. Aksi takdirde, bu sessizlik, daha büyük felaketlere davetiye çıkaracaktır.
