15 Mayıs 2025 Perşembe

Hasret Yıldırım'dan Lozan Çıkışı: Vesayet mi Korlandı?

Tarihçi yazar Hasret Yıldırım, PKK terörünün doğuşuna zemin hazırlayan baskı politikalarına ve PKK'nın fesih açıklamasında yer alan Lozan vurgusuna dikkat çekerek önemli açıklamalarda bulundu. "Lozan tartışılamaz" söylemi üzerinden barış iklimini hedef alan zihniyete tepki gösteren Yıldırım, Lozan'ın farklı boyutlarını ve günümüzdeki etkilerini değerlendirdi.

Lozan'ın Tarihi Arka Planı ve Önemi

Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda önemli bir kilometre taşıdır. Antlaşma, Türkiye'nin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü uluslararası alanda tescil etmiştir. Ancak, Lozan'ın bazı maddeleri ve yorumları zaman zaman tartışmalara yol açmaktadır. Özellikle Kürt meselesi ve azınlık hakları gibi konularda farklı görüşler bulunmaktadır.

Hasret Yıldırım, Lozan'ın sadece bir antlaşma metni olmadığını, aynı zamanda bir zihniyetin ve vesayet sisteminin de sembolü olduğunu vurguluyor. Ona göre, "Lozan tartışılamaz" söylemi, bu vesayet sistemini koruma amacı taşımaktadır. Yıldırım, bu söylemin barış ve çözüm arayışlarını engelleyen bir faktör olduğunu savunuyor.

PKK ve Lozan İlişkisi

PKK'nın fesih açıklamasında Lozan vurgusu yapması, meselenin karmaşıklığını bir kez daha gözler önüne seriyor. PKK, Lozan'ı Kürtlerin haklarının gasp edildiği bir antlaşma olarak görüyor ve bu antlaşmanın Kürt sorununu çözmediğini iddia ediyor. Ancak, Hasret Yıldırım'a göre, PKK'nın Lozan eleştirisi samimi değil. Yıldırım, PKK'nın Lozan'ı sadece bir araç olarak kullandığını ve asıl amacının Kürt halkını manipüle etmek olduğunu belirtiyor.

Yıldırım, PKK'nın şiddet eylemlerinin ve ayrılıkçı söylemlerinin Kürt halkına zarar verdiğini ve barış sürecini sabote ettiğini ifade ediyor. Ona göre, Kürt sorununun çözümü için şiddetten uzak, demokratik ve katılımcı bir süreç izlenmelidir.

Çözüm Ne Olmalı?

Hasret Yıldırım, Kürt sorununun çözümü için öncelikle diyalog ve müzakere ortamının sağlanması gerektiğini vurguluyor. Farklı kesimlerin temsilcilerinin bir araya gelerek sorunları açıkça konuşması ve çözüm önerileri geliştirmesi gerekiyor.

Yıldırım'ın çözüm önerileri arasında şunlar yer alıyor:

  • Yeni bir anayasa hazırlanmalı ve bu anayasada Kürtlerin hakları güvence altına alınmalı.
  • Kürtçe eğitim serbest bırakılmalı ve Kürt kültürü desteklenmeli.
  • Bölgedeki ekonomik eşitsizlikler giderilmeli ve yatırım teşvikleri sağlanmalı.
  • Güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımı engellenmeli ve insan hakları ihlalleri soruşturulmalı.

Hasret Yıldırım'ın açıklamaları, Lozan ve Kürt meselesi üzerine yeni bir tartışma başlatacak gibi görünüyor. Yıldırım'ın cesur ve eleştirel yaklaşımı, kamuoyunda farklı tepkilere yol açabilir. Ancak, Yıldırım'ın amacı, barış ve çözüm arayışlarına katkıda bulunmak ve Kürt halkının haklarını savunmaktır.

Sonuç olarak, Hasret Yıldırım'ın Lozan ve Kürt meselesi üzerine yaptığı açıklamalar, Türkiye'nin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Yıldırım'ın vurguladığı gibi, barış ve çözüm için diyalog, müzakere ve karşılıklı anlayış şarttır. Aksi takdirde, şiddet ve ayrılıkçı söylemlerin devam etmesi kaçınılmaz olacaktır. Türkiye'nin birlik ve beraberliği için, Kürt sorununun adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması gerekiyor.

İlgili Haberler