Furkan Karabay'dan Çarpıcı Sözler: Çetelere Değil Halka Hizmet!
Gündem

Furkan Karabay'dan Çarpıcı Sözler: Çetelere Değil Halka Hizmet!


27 May 20255 dk okuma19 görüntülenmeSon güncelleme: 13 June 2025

Gazeteci Furkan Karabay, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkındaki soruşturma sürecine dair haberleri nedeniyle tutuklanmasının ardından ilk kez hakim karşısına çıktı. "Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek", "hakaret" ve "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamalarıyla yargılanan Karabay, İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde savunma yaptı.

Karabay'dan Tarihi Savunma: Halka Karşı Sorumluyuz!

Furkan Karabay, mahkemede yaptığı savunmada gazetecilik faaliyetlerinin arkasında olduğunu vurgulayarak, "Yaptığım işte habercilikten ve gazetecilikten başka bir faaliyet yok. Böyle bir haber olsa yine yaparım. Çünkü biz uslanmaz, yılmayız. Bazıları gibi çetelere çalışmıyoruz, biz gazeteciler olarak halka karşı sorumluyuz" ifadelerini kullandı. Karabay'ın bu sözleri, duruşmaya katılanlar tarafından büyük alkış aldı.

Karabay'ın avukatı Enes Ermaner de müvekkilinin gazetecilik faaliyetinin suç unsuru taşımadığını belirterek, "Müvekkilim burada bir haber değeri olduğunu düşündü. Burada suç unsuru olan bir faaliyet yoktur" dedi. Ermaner, benzer suçlamalarla yargılanan diğer gazetecilerin beraat ettiğini de hatırlattı.

Duruşmada Flaş Gelişme: Yurt Dışı Yasağı Kalktı!

Duruşmada önemli bir gelişme yaşandı. Mahkeme heyeti, Furkan Karabay hakkındaki yurt dışına çıkış yasağını kaldırdı. Duruşma ise ileri bir tarihe ertelendi. Karabay'ın avukatları, müvekkillerinin beraat edeceğine inandıklarını belirttiler.

Basın özgürlüğü, demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurlarından biridir. Gazeteciler, kamuoyunu bilgilendirme görevlerini yerine getirirken her türlü baskıdan uzak olmalıdır. Furkan Karabay'ın davası, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirmiştir.

Gazetecilik, halkın haber alma hakkını koruma ve kamuoyunu bilgilendirme gibi önemli sorumluluklar taşıyan bir meslektir. Gazeteciler, görevlerini yerine getirirken çeşitli zorluklarla karşılaşabilirler. Ancak, dürüst ve ilkeli gazetecilik her zaman desteklenmelidir.

Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda son yıllarda yaşanan gelişmeler, uluslararası kamuoyunun da dikkatini çekmektedir. Birçok uluslararası kuruluş, Türkiye'deki basın özgürlüğünün kısıtlanmasından duyduğu endişeyi dile getirmektedir.

Unutulmamalıdır ki, özgür ve bağımsız bir basın, demokrasinin temel taşlarından biridir. Gazetecilerin susturulması, toplumun haber alma hakkının engellenmesi anlamına gelir. Bu nedenle, basın özgürlüğünü korumak ve gazetecilerin görevlerini özgürce yerine getirmelerini sağlamak, hepimizin sorumluluğundadır.

Davanın sonucu, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü ilkeleri açısından önemli bir sınav olacaktır. Karabay'ın beraat etmesi, gazetecilerin görevlerini özgürce yerine getirebilmelerine olanak sağlayacak ve basın özgürlüğüne önemli bir katkı sağlayacaktır.