Ünlü gurme Vedat Milor, Rusya-Ukrayna savaşının NATO’ya tekrar hayat verebileceğini söyledi. Milor, konuyla ilgili düşüncelerini takipçileriyle paylaştı.
Ünlü gurme Vedat Milor, alışılagelen gastronomi açıklamalarının dışına çıktı.
Milor, Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşla ilgili tespitlerini paylaştı.
Twitter hesabından açıklamalarda bulunan Milor, savaşın NATO’ya tekrar hayat verebileceğini söyledi.
TAKİPÇİLERİYLE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞTI
90’ların başında Dünya Bankası’nda çalıştığını belirten Milor, Rusya’nın o dönemde yaptığı ekonomik hatadan bahsetti.
‘Benim naçizane fikrim şu’ diyerek sözlerini sürdüren Milor, “Putin fikirsel olarak ihtişamlı Rusya hayaline NATO hedefinden daha fazla önem vermesi.” ifadelerini kullandı.
“SAVAŞ, NATO’YA TEKRAR HAYAT VEREBİLİR”
Vedat Milor’un Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin analizi şu şekilde:
Savaş, Avrupa’nın enerji açısından Rusya’ya bağımlılığı ve Trump’ın eylemleri nedeniyle iyice zayıflayan NATO’ya tekrar hayat verebilir. NATO’dan muzdarip olan Putin’in bunu öngöremediğini düşünmek saflık olur. Peki ne oldu? Naçizane, düşüncelerimi paylaşayım:
Uyarı: Her zaman olduğu gibi, anlatacaklarım sarsılmaz gerçekler değil. Belirli noktalarda yüzeysel ve genel olabilir. Başlayalım.
90’ların başında Dünya Bankası’ndaydım. Sovyetler/Rusya ekonomik açıdan çok kötü durumdayken yöneticiler ilginç bir stratejik karar aldılar.
“RUS EKONOMİSİ CİDDİ DARBE ALDI”
Seçilen strateji tüm ülkenin zenginliğini çok ucuza hedge fonlar aracılığıyla kapatmak oldu. Biraz açacak olursak… Rusya’da o dönem, Anatoly Chubais liderliğinde kitlesel özelleştirme ve kupon sistemi benimseniyor. Batı’ya çok yakın bir isim.
Doğrudan ABD’li iktisatçılara akıl danışarak hedge fonlar kuruluyor. Bir tanesi Harvard’dan Andrei Shleifer. Bunların komik rakamlara alım yaparak korkunç değerde varlıklara sahip olma planı vardı. Plan tutmadı ama Rus ekonomisi ciddi darbeler almaya devam etti. Neden mi?
Ciddi enflasyon var. İnsanların alım gücü düşük. Kuponlar çıkarılınca güya insanlar şirketlerin ortağı olacak. Zenginlik teoride halka inecek. Ancak fakirlik nedeniyle insanlar kuponları satma eğilimi gösteriyor.
Bir taraftan da kaos ortamı başlıyor. İşin içine varlıktan pay almak isteyen mafyanın da girmesi ile üst düzey şirket yöneticilerinden çok sayıda ölen oluyor. O dönemde özelleştirilmenin nasıl yapılması gerektiği üzerine raporlar yazıyordum.
“EŞİTSİZLİKLERİ KÖRÜKLEDİ, SEFALETE ÇÖZÜM OLMADI”
Ayrıca Şok Terapi’nin nasıl böyle ekonomileri kısa sürede kötü duruma soktuğu üzerine de çalışıyorduk. Bunlar çok önemli çünkü o dönemde Rusya büyük bir Batı sempatisi vardı. Bu tamamen tersine döndü çünkü geçiş dönemi eşitsizlikleri körükledi ve sefalete çözüm olamadı.
Rusya bir anlamda sömürgeye döndürülme girişimi ile karşı karşıya kaldı. Buna tepki gösterenlerden biri de (yanılmıyorsam) George Kennan’dı. Rusya’nın bu şekilde talan edilmemesi gerektiğini dile getirmişti. Kısacası, Batı’yla olan “malaise”in tohumları böyle atıldı denebilir.
Putin kaostan kurduğu düzenle gittikçe güçlendi. Geldiği noktada tam olarak ne düşündüğünü, ne yapacağını benim bilmem imkansız. Ancak naçizane, bir şeyleri anlamak için o çok önemli döneme gitmek gerektiğini düşünüyorum. Başa dönecek olursak…
“PUTİN, İHTİŞAMLI RUSYA HAYALİNE DAHA FAZLA ÖNEM VERİYOR”
NATO’yu hep zayıflatmaya gayret etmesi gereken birinin belki de güçlendirmeye vesile olacak olması neye delalet eder? Benim naçizane fikrim şu: Putin fikirsel olarak (ideational) ihtişamlı Rusya hayaline NATO hedefinden daha fazla önem vermesi.
Ek bir bilgi: Bunları aslında en iyi bilen ve takip edenlerden biri de Dünya Bankası’nda olan arkadaşım Branko Milanović’tir.
Kusura bakmayın, kahvem gelmişti. Bekletmek zorunda kaldım.”