Filistin İnsan Hakları Merkezi'nin yaptığı açıklama, İsrail-Filistin çatışmasının siviller üzerindeki yıkıcı etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Ateşkesin bozulmasının ardından özellikle kadın ve çocukların yaşamını yitirdiği belirtildi. Açıklamada, "İsrail’in askeri saldırılarına yeniden başlamasıyla birlikte, kadınlar ve çocuklar ölümler listesinde başı çekti. Kadınlar ya canlarını kaybediyor ya da çocuklarını kaybediyor" ifadeleri kullanıldı. Bu durum, uluslararası kamuoyunda büyük bir endişe yaratmış durumda.
Ateşkesin İhlali ve Artan Kayıplar
Açıklamaya göre, ateşkes anlaşmasının çökmesinden bu yana öldürülen çocuk sayısı 595'e, kadın sayısı ise 308'e ulaştı. 7 Ekim 2023'ten bu yana toplam çocuk ölü sayısı 18 bin 44'e, kadın ölü sayısı ise 12 bin 402'ye yükseldi. Bu rakamlar, çatışmanın boyutunu ve siviller üzerindeki acımasız etkisini açıkça ortaya koyuyor. Ateşkes sürecinde bile soykırım suçlarının tamamen durmadığı, "bu sürecin, insanları yavaşça öldüren kırılgan bir ateşkesin gölgesinde sürdüğü" belirtildi.
Uluslararası Toplumun Sessizliği
Gazze'deki Filistin İnsan Hakları Merkezi Müdürü Raci es-Surani, uluslararası toplumun sessizliğine dikkat çekerek, "Kaç çocuğun ve kadının daha öldürülmesi gerekiyor ki dünya Gazze’de yaşananların açıkça bir soykırım olduğunu kabul etsin? Yaklaşık 18 bin çocuk ve 13 bin kadının öldürülmesi karşısında uluslararası toplumdan hâlâ net bir kınama gelmemesi, büyük bir ahlaki ve insani utançtır" ifadelerini kullandı. Bu feryat, uluslararası arenada yankı bulması gereken önemli bir çağrı niteliğinde.
Çatışmanın Geleceği ve İnsani Krizin Boyutları
İsrail-Filistin çatışmasının devam etmesi, Gazze'deki insani krizi daha da derinleştiriyor. Temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan zorluklar, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve sürekli devam eden şiddet ortamı, bölgedeki sivillerin yaşam koşullarını dayanılmaz hale getiriyor. Uluslararası toplumun bu krize çözüm bulmak için daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve insani yardımların kesintisiz bir şekilde ulaştırılması, bölgedeki insanların yaşamlarını sürdürebilmesi için hayati önem taşıyor.
Filistin İnsan Hakları Merkezi'nin açıklaması, Gazze'deki durumun vahametini ve aciliyetini bir kez daha hatırlatıyor. Uluslararası toplumun bu trajediye sessiz kalmaması ve kalıcı bir çözüm için harekete geçmesi gerekiyor. Aksi takdirde, masum sivillerin yaşamları tehlike altında olmaya devam edecek.