Ekonomik dalgalanmaların etkisiyle şirketler zor günler geçiriyor. Özellikle talep daralması yaşayan reel sektörde, konkordato başvurularında ciddi bir artış gözlemleniyor. 2023 yılında rekor seviyeye ulaşan konkordato dosyaları, 2024'ün ilk çeyreğinde de hız kesmedi. Geçici mühlet kararı verilen işletme sayısındaki %172'lik artış, durumun vahametini gözler önüne seriyor.
Konkordato Nedir ve Neden Başvurulur?
Konkordato, borçlarını ödeme güçlüğü çeken şirketlerin, mahkeme aracılığıyla alacaklılarla anlaşarak borçlarını yeniden yapılandırmasıdır. Bu süreç, şirketin faaliyetlerine devam edebilmesi ve iflastan kaçınması için bir fırsat sunar. Ancak, konkordato başvurularındaki artış, ekonomik sıkıntıların derinleştiğinin ve şirketlerin ayakta kalmakta zorlandığının bir işareti olarak değerlendiriliyor.
- Konkordato, borçların yeniden yapılandırılmasını sağlar.
- Şirketin iflastan kaçınmasına yardımcı olur.
- Alacaklılarla anlaşma zemini oluşturur.
Konkordato ilan eden şirketler, genellikle piyasada güven kaybına uğrar ve bu durum, şirketlerin ticari itibarını zedeleyebilir. Ancak, doğru yönetilen bir konkordato süreci, şirketin yeniden yapılanmasına ve uzun vadede başarılı olmasına olanak tanıyabilir.
Hangi Sektörler Alarm Veriyor?
Konkordato başvurularındaki artıştan en çok etkilenen sektörler arasında tekstil, inşaat ve metal sanayi öne çıkıyor. Bu sektörlerdeki şirketler, talep daralması, artan maliyetler ve finansmana erişim zorluğu gibi sorunlarla boğuşuyor. Özellikle inşaat sektöründeki durgunluk ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar, bu sektördeki şirketlerin finansal durumunu olumsuz etkiliyor.
Tekstil sektöründe ise rekabetin artması ve hammadde fiyatlarındaki yükseliş, şirketlerin karlılığını azaltıyor. Metal sanayi de küresel ekonomik gelişmelerden ve ticaret savaşlarından olumsuz etkileniyor. Bu sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin, konkordato başvurularındaki artış, genel ekonomik durumun kötüleştiğinin bir göstergesi olarak kabul ediliyor.
Ekonomik belirsizliklerin arttığı bu dönemde, şirketlerin finansal risklerini iyi yönetmeleri ve rekabet güçlerini korumaları büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, konkordato başvurularındaki artışın devam etmesi ve daha fazla şirketin iflasın eşiğine gelmesi kaçınılmaz olabilir.